Bbw

İzmir’in Germiyan köyünde yaşayan 54 yaşındaki Nuran Erden’in resim aşkı, evindeki sandalyelerden köyün duvarlarına taştı. Nuran Erden elinde fırçası ve boya kovasıyla köyünün bütün duvarlarını boyuyor.


İZMİR’in Çeşme ilçesindeki Germiyan köyünde çobanlık ve çiftçilik yapan 54 yaşındaki Nuran Erden, 1.5 yıldır köy evlerinin duvarlarına resim çiziyor. Erden, ilk resimlerini evindeki tahta sandalyelerine çizmiş


İlgi üzerine evlerin duvarlarını tuval haline getirdi. Sabah koyunlarını otlatan öğleden sonra duvarlara resim çizen Erden, “Evlerin içi köylülerin ama duvarları benim. Yaptıklarımın beğenilmesi beni mutlu ediyor” dedi.


Elinde fırçası ve boya kovasıyla çobanlık ve çiftçilikten arta kalan zamanlarda köyün duvarlarını çiçek resimleriyle süsleyen Erden, köyde adeta çiçek açtırdı, bir anda Türkiye’de tanınır hale geldi.


Sosyal paylaşım sitelerinde fotoğrafının paylaşım rekorları kırdığından habersiz olan Erden, “Sıkılınca, bunalınca doğru duvarlara” dedi.


İlkokuldan bu yana defter ve kitaplarına resimler çizen, daha sonra evindeki sandalyelerde çiçek açtıran Erden, sandalyelere sığamayınca köyün duvarlarını ve elektrik direklerini boyamaya başladı. Kısa sürede köydeki sakinler tarafından kendi evlerine de çizim yapması istenince, Germiyan köyü Erden’in çizimlerinden geçilmez oldu.


Çizmeye çocukluk yıllarından beri meraklı olduğunu vurgulayan Nuran Erden, “Defterlerin, kitapların boş kalan yerlerinde mutlaka çiçek, böcek resmim vardır. Doğada yaşayan biriyim. 6 ay öncesine kadar çobanlık yapıyordum. Çiftçilikle de uğraşıyorum. Bir yandan ev işlerini yapıyorum. Önce sandalyelere resim çizmeye başladım. Sandalyelere sığamaz olunca köyün duvarlarını çizmeye başladım.


Önce küçük desenler çizdim, sonra büyük boyutta desenler çalışmaya başladım. İlk başta yadırgayarak bakanlar şimdi duvardaki çizimlerden çok memnun. Büyük tepkilerle karşılaşmadım ama mesela yazı yazılması onlara ters geldi. Resmin altına imza attığımda ‘niye adını yazıyorsun?’ diyen oldu ama ben yaptıysam imzamı atmam gerekiyor” dedi.


Köyün duvarlarının tümü badanalı olunca daha çok resim çizeceğini söyleyen Erden, “Badanasız duvarları çizmiyorum. En çok çiçek resimleri yapmayı seviyorum” diye konuştu. Erden, sosyal medyada meşhur olsa da soyla medyayı takip etmiyor. Köye gelen misafirlerin resimleri kimin çizdiğini her zaman merak ettiğini belirten Erden, “İnsanlar, geliyor, resimlerin ilgi görüyor. Önceden de ‘kim yapıyor?’ diye merak ediyorlardı. Şimdi daha çok kişi gelmeye başladı” ifadelerini kullandı.


Komşularının kendi duvarlarına da resim çizmesinin istediğini kaydeden Erden, şöyle devam etti: “Sırada bekleyen çok ‘bana niye yapmadın?’ diyorlar. Fırsat buldukça çiziyorum. Sıkılıp bunaldığımda doğru duvarlara. Bazen bir deseni 2 saatte bazen 15 dakikada çiziyorum. Her şeyi kendi cebimden karşılıyorum. Sadece köye katkı olsun diye yapıyorum.”


Nuran Erden, “En çok mavi beyaz renklerini seviyorum. Çünkü mavi Akdeniz rengi. Akdeniz ülkelerinde de hakim olan renk mavi beyazdır. Artık köydeki evlerin içi sahiplerinin, duvarları benim. Resimlerimi gördükçe çok seviniyorum. Boş duvarlara bakmak yerine çiçeğe ağaca bakmak daha güzel. İnsana mutluluk veriyor. Eminim dışarıdaki insanlara da mutluluk veriyordur” dedi. Nuran Erden, köyü ziyarete gelen vatandaşların da kendisini sıklıkla ziyaret ettiğini ve nasıl resim yaptığını öğrenmeye çalıştığını da anlattı. Köylüler ise sokak sanatçılarının duvarlarını boyamasından büyük mutluluk duyduklarını evlerinin sokaklarının güzelleştiğini söyledi.

Benzer Gönderiler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir